GOKHAN GUL
  Mayıs 2008 ekonomi haberleri
 

 

1 Mayıs

TİM verilerine göre Türkiye'nin 2008 Nisan ayı ihracatı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 39,16 artışla 11 milyar 390 milyon dolara yükseldi.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı, TİM'in kayıt rakamlarına göre Nisan ayı ihracat rakamlarını, Kütahya'daki Güral Harlek Otel'de düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı.

Satıcı'nın açıkladığı verilere göre, Ocak-Nisan döneminde Türkiye'nin ihracatı yüzde 36,9 artışla 42 milyar 788 milyon dolara ulaştı. Nisan ayı itibariyle son 1 yıllık ihracat ise yüzde 27,61 artışla 117 milyar 496 milyon dolara çıktı.

İHRACAT NİSAN İTİBARIYLA 117,5 MİLYAR DOLARA ULAŞTI

Türkiye'nin ihracatı, Nisan ayı itibarıyla yıllık 117 milyar 496 milyon 938 bin dolara ulaştı. Geçen ay ihracat yüzde 39,16'lık artışla 11 milyar 390 milyon 779 bin dolar olarak gerçekleşti.

Türkiye'nin Nisan ayında yaptığı ihracatın sektörler bazında yüzde 88,42'si sanayiden, yüzde 9'u tarımdan, yüzde 2,59'u ise madencilikten geldi. Sanayi sektörü alt başlığı altında yüzde 70,15 payla ilk sırada yer alan sanayi mamulleri içinde en büyük payı yüzde 21,97 payla taşıt araçları ve yan sanayi oluşturdu.

Nisan ayında sadece zeytin ve zeytinyağı ihracatında gerileme oldu. Zeytin ve zeytinyağındaki düşüş yüzde 23,13 olarak gerçekleşti. Aynı dönemde en yüksek ihracat artışı, yüzde 80,69 ile çimento ve toprak ürünleri, ikinci olarak da yüzde 61,98 artışla demir çelik ürünlerinde oldu.

Miktar olarak en fazla ihracatı aynı ay, 10 milyar 71 milyon 488 bin dolarla sanayi sektörü gerçekleştirdi. Nisan ayında tarım sektöründe 1 milyar 24 milyon 748 bin dolar, madencilik sektöründe ise 294 milyon 543 bin dolarlık ihracat rakamına ulaşıldı.

1 milyar dolar ve üzerinde aylık ihracat gerçekleştiren alt sektörler ise 2 milyar 502 milyon 824 bin dolarla taşıt araçları ve yan sanayi, 1 milyar 614 milyon 691 bin dolarla demir çelik ürünleri, 1 milyar 309 milyon 309 bin dolarla hazır giyim ve konfeksiyon, 1 milyar 258 milyon 646 bin dolarla kimyevi maddeler ve mamulleri olarak sıralandı.

Nisan ayında Türkiye ihracatında ilk 20 ülke ise Almanya, İtalya, İngiltere, Rusya Federasyonu, Fransa, Birleşik Arap Emirlikleri, İspanya, Romanya, ABD, Yunanistan, Irak, Hollanda, Bulgaristan, Ukrayna, İsrail, Polonya, Belçika, Suudi Arabistan, Çin Halk Cumhuriyeti ve Azerbaycan-Nahcıvan olarak sıralandı. İlk 20 ülke, toplam ihracatın yüzde 68'52'sini oluşturdu. Türkiye'nin nisan ayında 1 milyar dolar üzerinde ihracat gerçekleştirdiği tek ülke yine Almanya oldu.

İSTANBUL MADEN VE METAL İHRACATÇI BİRLİKLERİ İLK SIRADA

Nisan ayında gerçekleştirdikleri ihracata göre ihracatçı birlikleri ise İstanbul Maden ve Metal İhracatçı Birlikleri (İMMİB), Uludağ İhracatçı Birlikleri (UİB), İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri (İTKİB), Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri (OAİB), Ege İhracatçı Birlikleri (EİB), İstanbul İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği (İİB), Akdeniz İhracatçı Birlikleri (AKİB), Doğu Anadolu İhracatçılar Birliği (DAİB), Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB), Karadeniz İhracatçı Birlikleri (KİB), Denizli Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (DETKİB), Antalya İhracatçı Birlikleri (AİB) ve Doğu Karadeniz İhracatçıları Birliği (DKİB) olarak sıralandı.

Nisanda 1 milyar doların üzerinde ihracat yapan genel sekreterlik, 3 milyar 949 milyon 278 bin dolarla İMMİB, 2 milyar 510 milyon 746 bin dolarla UİB ve 1 milyar 470 milyon 547 bin dolarla İTKİB ve 1 milyar 40 milyon 469 bin dolarla OAİB oldu.

(AA)

Yayın tarihi: 1 Mayıs 2008, Perşembe
Web adresi: http://www.sabah.com.tr/2008/05/01//haber,0CE09A125BE6471B9D6A046DD9172D6C.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

 

 

 

 

 

 

 

2 Mayıs

Enflasyonda tırmanış

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) verilerine göre Nisan ayında TÜFE yüzde 1.68 ve ÜFE de yüzde 4.5 artarak, beklentilerin üzerinde çıktı.

Reuters'ın yaptığı ankette, Nisan'da TÜFE'nin yüzde 1.39, ÜFE'nin yüzde 2.2 artması bekleniyordu.

TÜİK'ten yapılan açıklamada, Nisan sonu itibarıyla yıllık TÜFE'nin yüzde 9.66, ÜFE'nin de yüzde 14.56 arttığı, yılın ilk dört ayında da TÜFE'nin yüzde 4.82, ÜFE'nin de 11.04 arttığı belirtildi.

Nisan'da imalat sanayi fiyatları yüzde %4.92 arttı, tarım fiyatları yüzde 2.87 yükseldi.

Raymond James Başekonomisti Özgür Altuğ:

"TÜFE enflasyonu yıllık TÜFE'nin yükselişte olduğunu teyit etti, bu trendin Merkez Bankası'nın faiz artırımına yeşil ışık yaktığını düşünüyoruz...Merkez Bankası'nın faiz artırımlarına yakında başlayacağı açık. Nisan ayında gıda ve giyim fiyatlarının TÜFE'yi yukarı taşıdığını düşünüyoruz, ÜFE'nin ise kurdaki hareket nedeniyle yüksek geldiğini tahmin ediyoruz."

Tüketici fiyat endeksinde (TÜFE), Nisan ayında yüzde 1.68'le aylık bazda yaklaşık son iki yılın en yüksek düzeyinde gerçekleşen artışında giyim fiyatları etkili oldu.

Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı Nisan ayı enflasyon verilerine göre TÜFE kapsamında ana harcama grupları itibariyle bir ay önceye göre en yüksek artış yüzde 11,69 ile giyim ve ayakkabı grubunda gerçekleşti. Nisan ayında endekste yer alan gruplardan ulaştırmada yüzde 2,38, lokanta ve otellerde yüzde 1,74, gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 1,01 artış gerçekleşti. Çeşitli mal ve hizmetlerde yüzde 0,79, konutta yüzde 0,72, ev eşyasında yüzde 0,52, eğitimde yüzde 0,12, sağlıkta yüzde 0,06, haberleşmede yüzde 0,04, alkollü içecekler ve tütünde yüzde 0,03 artış olurken, eğlence ve kültür grubunda ise yüzde 0,13 düşüş yaşandı.

YILLIK BAZDA EN YÜKSEK ARTIŞ KONUTTA

Geçen yılın aynı ayına göre ise TÜFE'de en yüksek artış yüzde 15,22 ile konut grubunda gerçekleşti. Gıda ve alkolsüz içecekler yüzde 13,48, lokanta ve oteller yüzde 12,77, çeşitli mal ve hizmetler yüzde 9,84'le yıllık artışın yüksek olduğu diğer harcama gruplarını oluşturdu.

EN YÜKSEK AYLIK ARTIŞ VAN, MUŞ, BİTLİS OLDU

TÜFE kapsamında 26 İstatistiki Bölge içinde en yüksek aylık artış yüzde 2,99'la Van, Muş, Bitlis, Hakkari bölgesinde gerçekleşti.

Aralık ayına göre en yüksek artış yüzde 6.72, geçen yılın aynı ayına göre en yüksek artış da yüzde 12,49'la aynı bölgede kaydedildi. On iki aylık ortalamalara göre en yüksek fiyat artışının ise yüzde 9.69'la Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan bölgesinde olduğu belirlendi.

Nisan ayında TÜFE'de kapsanan 454 maddeden; 73'ünün ortalama fiyatlarında değişim olmazken, 299'unda artış, 82'sinde ise düşüş gerçekleşti.

ÜFE'DE SANAYİ ENFLASYONU TARIMDAN YÜKSEK ÇIKTI

Üretici fiyatları endeksi (ÜFE) kapsamında aylık değişim tarım sektöründe yüzde 2.87, sanayi sektöründe yüzde 4.90 olarak gerçekleşti. Tarım sektörü endeksinde, Aralık ayına göre yüzde 7,53, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 18,83 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 11,98 artış yaşandı. Sanayi sektörü endeksinde ise Aralık ayına göre yüzde 11,91, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 13,59 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 5,13 artış oldu.

ÜFE sonuçları sanayinin alt sektörler bazında değerlendirildiğinde en yüksek aylık artışın yüzde 19,40 ile metal cevheri alt sektöründe gerçekleştiği belirlendi.

Sanayinin üç sektöründen madencilik ve taşocakçılığında yüzde 4,69, imalat sanayiinde yüzde 4,92, elektrik, gaz, su sektöründe yüzde 4,66 artış yaşandı.

Bir önceki aya göre endekslerin en fazla artış gösterdiği alt sektörler, metal cevheri (yüzde 19,40), kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünleri (yüzde 11,63), ana metal sanayi (yüzde 11,62), ham petrol ve doğalgaz çıkarımı (yüzde 10,12), makine ve teçhizat imalatı (yüzde 8,06) alt sektörleri olarak belirlendi.

Buna karşılık fiyatlar tütün ürünleri imalatında Nisan ayında yüzde 0,01 oranında geriledi.

ÜFE kapsamında yıllık artışın en yüksek olduğu sanayi alt sektörleri; metal cevheri (yüzde 53,0), kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünleri (yüzde 47,81), ham petrol ve doğal gaz çıkarımı (yüzde 47,75), ana metal sanayi (yüzde 27,94), gıda ürünleri ve içecek imalatı (yüzde 18,96) olarak belirlendi.

Nisan ayında ÜFE'de kapsanan 756 maddeden; 189'unun ortalama fiyatlarında değişim olmazken, 464'ünde artış, 103'ünde ise düşüş görüldü.

PİYASA REAKSİYONU

Enflasyon verileri sonrası piyasa tepki vermedi. Bankalararası piyasada enflasyon verileri öncesi 1.2570/1.2600 YTL seviyesinde olan dolar kotasyonları veri sonrası 17:04'te 1.2570/1.2595 YTL seviyesindeydi.

Enflasyon verisi öncesinde 13 Ocak 2010 vadeli gösterge kıymetin ortalama bileşik faizi valörlüde yüzde 19.36 iken veri sonrasında da aynı seviyede kaldı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

3 Mayıs

Durgunluğa giren perakendecilerden 'acil durum' toplantısı

MELTEM ERSOY

Üyelerinin cirosu 11 milyar YTL'yi bulan BMD, 7 Mayıs'ta biraraya gelerek durgunluğa giren perakende pazarına ve gerileyen cirolara çözüm arayacak. Toplantıya sektörün duayenleri katılacak..

Sonbahardan bu yana durgunluk yaşayan ve katlanarak artan yatırımların geri dönüşlerini cirolarında aynı oranda göremeyen perakende sektörü, tedirgin tüketicileri canlandırma çözümleri için bir araya gelecek. Toplam 127 firma ve bunlara bağlı 250 markayı bünyesinde bulunduran Birleşmiş Markalar Derneği'nin (BMD) ev sahipliğinde 7 Mayıs'ta Kaşıbeyaz Restoran'da buluşacak olan sektör duayenleri gündemdeki sıcak tartışmaları ve bunların kendilerine etkilerini masaya yatıracak. 28 bin noktada ve 1.6 milyon metrekare satış alanı üzerinde hizmet veren, 150 bin kişiye istihdam sağlayan BMD üyeleri, sektörün bundan sonra atacağı adımlar konusunda ortak görüş oluşturacak.

SEZON İNDİRİMLİ AÇILDI
Boyner Mağazacılık Genel Müdürü Aslı Karadeniz, 'Konsey Toplantısı' olarak adlandırdıkları bu buluşmanın serbest kürsü şeklinde gerçekleştiğini söyleyerek, "Herkes gündemdeki gelişmeleri ve bunların etkilerine karşı nasıl harekete geçilmesi gerektiği konusunda fikirlerini dile getiriyor" diye konuştu. Bu toplantıların tarihlerinin sabit olmadığını, 'gerek görüldükçe' düzenlendiğini dile getiren Karadeniz, bu seferki toplantının gündem maddesinin satışların seyri ve bu konuda neler yapılabileceği olduğunu kaydetti. Karadeniz, yazılı bir gündem olmadığını, bu nedenle sektöre ilişkin başka konuların da gündeme gelebileceğini vurguladı. Kiğılı'nın patronu Abdullah Kiğılı da, söz konusu toplantının ortak kararlar için de bir zemin yaratacağını söyleyerek, "30 gün sonrasını göremiyoruz. Nisan ayı parti kapatma davasının tedirginliği ve kötü havalardan ötürü son derece olumsuz geçti" diye konuştu. Tüketici üzerinde son derece ciddi bir tedirginlik olduğunu vurgulayan Kiğılı, şöyle konuştu: "Alışveriş merkezlerine gelenler sadece dolaşıyor, fast food restoranlarda yemek yiyor ve çıkıyor. Bu tedirginlik sürerse uzun süre çok ciddi dalgalanmalar yaşanır. Bu dönem ilk defa daha sezon açılmadan en büyüğünden en küçüğüne herkesin indirime girdiğini gördük. Bu, ortada ciddi bir durum var demektir, mağazaların içi boş, satışlar geriliyor. Tabii uzun vadeli bakıldığında umutlu olmak istiyoruz. Ömrünü ekonomik krizlerle geçiren bir işadamı olarak çok şeyler gördük, bunu da bir geçiş dönemi olarak kabul ediyoruz."

 

 

 

 

 

 

 

4 Mayıs

Vekillerin 88 yılda milleti temsil maliyeti: 17 milyon Reşat Altını

Her dönem tartışmalara yol açan milletvekili maaşları konusunda yapılan bir araştırma, çarpıcı bilgileri ortaya koydu. ..

Araştırmaya göre 1'nci Büyük Millet Meclisi'nden bugüne kadar 15 bine yakın milletvekili görev yaparken, 1920 yılından bu yana da milletvekillerine milleti temsil karşılığında toplam 17 milyon 578 bin 825 adet Reşat Altını değerinde 4 milyar 738 milyon YTL ödendi.

Reşat Altınlarının ağırlığı ise yaklaşık 54.5 tonu buldu. 1920 yılında bir milletvekili maaşı ile ayda 17 Reşat Altını alınabilirken 2007 yılında bu miktar 39 Reşat Altınına çıktı. Maaşları altına endekslendiğinde en şanslı milletvekillerinin ise 1999 ve 2000 yıllarında görev yapanlar olduğu ortaya çıktı. Çünkü 1999 yılında milletvekillerinin bir aylık maaşı yaklaşık 60 Reşat Altını ediyordu.

CNBC-e Business Dergisi tarafından yapılan araştırma milletvekili maaşlarına ilişkin ilginç tespitlerde bulundu. 1920 yılından bu yana milletvekili maaşlarını inceleyen araştırmada, maaşların bugünkü değerini belirleyebilmek için Reşat Altını ölçü alındı. Hesaplama Merkez Bankası Reşat Altını satış fiyatlarının yıllık ortalaması dikkate alınarak yapılırken her yıl için tespit edilen toplam milletvekili maaşı, TÜİK'ten alınan ve sözkonusu yıl içinde parlamentoda bulunan milletvekili sayısı ile çarpıldı. Araştırma kapsamına bakanların ve başbakanların maaş farkları yansıtılmadı.

BÜYÜK MİLLET MECLİSİ'NE İLTİHAKIN KARŞILIĞI YÜZ LİRA'YDI

Araştırmada milletvekili maaşlarının kurtuluş mücadelesinin güç kazanmasında önemli bir silah görevi gördüğüne işaret edilirken, 1920 yılında yürürlüğe giren 18 sayılı Nisab-ı Müzakere Kanunu'nun 6,7 ve 8'nci maddelerinin milletvekili maaşlarını düzenlediği ve ilgili maddede "İstanbul Meclis-i Mebusanı'ndan Büyük Millet Meclisi'ne iltihak eden azaya tarih-i iltihakından itibaren yüzer lira tazminat verilir" denildiği kaydedildi. Bu maddenin padişaha bağlı İstanbul Hükümeti'nin devre dışı bırakılmasında etkili olduğu belirtilen araştırmada, Büyük Millet Meclisi'ne transfer olan eski milletvekillerinin ilgili madde kapsamında ödüllendirildiği ifade edildi.

VEKİL MAAŞLARI, 1920'DE 17, 2007'DE 39 REŞAT ALTINI'NA EŞDEĞERDİ


Araştırmaya göre 1920 yılında bir milletvekili maaşı ile ayda 17 Reşat Altını alınabilirken bu miktar, 2007 yılında, 39 Reşat Altını'na ulaştı. Aradan geçen 87 yılda milletvekili maaşları TL bazında sürekli arttı ancak maaşlar Reşat Altını'na endekslendiğinde artışa ilişkin tablo aynı olmadı. Araştırmada, 88 yılda 15 bine yakın milletvekilinin milletin egemenliğini temsil ettiği vurgulanırken, bu süre içerisinde de ödenen maaşlar alt alta konulduğunda çıkan miktarın 340 milyon YTL olduğu bildirildi. Araştırmada, maaşlardaki artış konusunda Reşat Altını ölçü alınırken, ilk günden bu yana ödenen maaşların da 17 milyon 578 bin 825 adet Reşat Altınına eşdeğer olduğu bildirildi. Merkez Bankası Mart ayı verilerine göre bu sayıdaki altının YTL olarak değeri 4 milyar 737 milyon 793 bin 337 YTL'yi buluyor. Altınların ağırlığı ise yaklaşık 54.5 tona ulaşıyor.

EN ŞANSLI VEKİLLER 1999-2000'DE GÖREV YAPTI

Araştırmaya göre maaşları altına endekslendiğinde en şanslı milletvekillerinin ise 1999 ve 2000 yıllarında görev yapanlar olduğu ortaya çıktı. 1999 yılında milletvekillerinin bir aylık maaşı yaklaşık 60 Reşat Altınına eşit değerdeydi. Milletvekillerinin yıllık toplam maaşları Reşat Altını cinsinden sıralandığında ilk dört sırayı 1931-1934 arasındaki yıllar dolduruyor. Bu yıllar arasında yılda 1 milyon 369 bin 440 adet Reşat Altını değerinde milletvekili maaşı ödenirken, 380 bin 310 adet altın ile 2000 yılı beşinci sırada yer alıyor. 2007 yılı ise 15'inci sırada bulunuyor. 2007 yılında 549 milletvekiline 256 bin 692 adet Reşat Altını değerinde yaklaşık 54.3 milyon YTL ödendi.

HANGİ YIL NE KADAR MAAŞ ÖDENDİ?

Araştırmaya göre, dönem itibariyle milletvekillerinin aldığı maaş ve reşat altını karşılığı şöyle :

1920-1929 1 milyon 15 bin 26 Reşat Altını karşılığı 42 YTL,

1930-1939 6 milyon 526 bin 836 Reşat Altını karşılığı 40 YTL,

1940-1949 1 milyon 4 bin 205 Reşat Altını karşılığı 34 YTL,

1950-1959 1 milyon 596 bin 819 Reşat Altını karşılığı 120 YTL,

1960-1969 1 milyon 243 bin 161 YTL karşılığı 194 YTL,

1970-1979 1 milyon 32 bin 583 YTL karşılığı 938 YTL,

1980-1989 335 bin 745 Reşat Altını karşılığı 34 bin 645 YTL,

1990-1999 2 milyon 336 bin 327 Reşat Altını karşılığı 23 milyon 958 bin 377 YTL

Araştırmaya göre, 2000'den sonra yıl itibariyle milletvekillerinin aldığı maaş ve reşat altını karşılığı şöyle :

2000 380 bin 310 Reşat Altını karşılığı 15 milyon 123 bin 656 YTL,

2001 282 bin 917 Reşat Altını karşılığı 21 milyon 788 bin 184 YTL,

2002 338 bin 586 Reşat Altını karşılığı 37 milyon 125 bin 330 YTL,

2003 286 bin 641 Reşat Altını karşılığı 38 milyon 645 bin 904 YTL,

2004 329 bin 653 Reşat Altını karşılığı 46 milyon 710 bin 510 YTL,

2005 327 bin 941 Reşat Altını karşılığı 50 milyon 584 bin 182 YTL

2006 yılında ödenen maaşların Reşat Altını karşılığında düşüş yaşanırken, aynı yıl milletvekillerine 255 bin 382 Reşat Altını karşılığı 51 milyon 535 bin 440 YTL ödemede bulunuldu. 2007 yılında ise 256 bin 693 Reşat Altını karşılığı toplam 54 milyon 285 bin 120 YTL ödeme yapıldı. Ödenen maaş tutarları ise böylelikle 88 yıl boyunca 339 milyon 792 bin 716 YTL'yi, 17 milyon 578 bin 825 Reşat Altınını buldu.

MİLLET VEKİLİNİ HİÇBİR DÖNEMDE YAKALAYAMADI

Araştırmada, milletvekili maaşı ile kişi başına gelir karşılaştırmasına da yer verildi. Buna göre, 1923 yılında milletvekilinin yıllık maaşıyla 250 Reşat Altını alınabilirken, kişi başına düşen gelir ise sadece 8 Reşat Altınına eşdeğerdi. 1923 yılında milletvekilinin maaşı yıllık 67 bin 375 YTL iken, kişi başına düşen gelir 2 bin 156 YTL civarındaydı. 1930 yılında milletvekilinin yıllık maaşıyla 612 Reşat Altını alınabilirken aynı yıl kişi başına düşen gelir 10 Reşat Altını ediyordu. Vekilin yıllık maaşı 164 bin 934 YTL'yi bulurken, kişi başına düşen gelir 2 bin 695 YTL'de kalıyordu.

1950 yılında milletvekilinin 113 bin 190 YTL tutarındaki yıllık maaşı 420 Reşat Altınına eşdeğerken, 4 bin 581 YTL'lik kişi başına gelirse sadece 17 Reşat Altını ediyordu. 1970 yılında bir milletvekili yıllık maaşıyla 377 Reşat Altını alabilirken, kişi başına düşen gelir 25 Reşat Altınına eşitti.

Askeri darbenin olduğu 1980 yılı ise Reşat Altını bazında, milletvekili maaşı ile kişi başına düşen gelirin birbirine en yakınlaştığı yıl oldu. Vekillerin maaşı 1980'de 65 Reşat Altını, kişi başına düşen gelir ise 11 Reşat Altını ediyordu. 1990 yılında vekillerin maaşı ile kişi başına düşen gelir arasındaki makas yine açılırken, 2000 yılında bir milletvekilinin maaşıyla 691 Reşat Altını, kişi başına düşen gelirle de 47 Reşat Altını alınabiliyordu. 2007 yılında ise milletvekilinin yıllık maaşı 467 Reşat Altını ederken, 15 bin 361 YTL'lik kişi başına gelir 57 Reşat Altınına eşdeğerdi.

 

 

 

5 Mayıs

Buffett: ABD ekonomisi durgunlukta

Dünyanın en zenginlerinden Amerikalı iş adamı Warren Buffett, ABD ekonomisinin durgunlukta olduğunu söyledi.Buffett, düzenlediği basın toplantısında, Ticaret Bakanlığının geçen hafta, ABD ekonomisinin ilk çeyrekte yüzde 0,6 büyüdüğünü açıklamasına atıfta bulunarak, nüfusun da büyüdüğünü, bunun da gerçek büyüme oranını düşürdüğünü ifade etti.

Ticaret Bakanlığı verisinin ekonominin gerilediğini göstermese bile, insanların ekonominin durgunlukta olduğunu hissettiğini vurgulayan
Buffett, ''Benim tanımladığım gibi ABD ekonomisi durgunlukta. Durgunluğu insanların üç, altı ya da sekiz ay öncesine göre daha kötü durumda
olduğu ve birçok şirketin de kendini bu pozisyonda bulduğu durum olarak tanımlıyorum'' dedi.

Konut sektörünün kritik sorun olmaya devam ettiğini belirten Buffett, yüzbinlerce ev sahibinin yüksek tutsat (mortgage) kredileri ödemesi ya
da evlerinin değerinin borçlarından düşük olduğu durumla karşı karşıya kaldığını belirtti.Hükümetin ne kadar borçlandıkları konusunda yanıltılmış kimselere yardım edebileceğine işaret eden Buffett, ancak evlerinin değeri düşen kimselere ya da aldığı riskleri anlamaksızın tutsat kredisi alan yatırımcılara yardım edilmesine karşı olduğunu söyledi.

''Borçlular yanıltıldıkları için cezalandırılmamalı, ancak hatalara karşı korunmamalı'' diyen Buffett, konut sektöründeki sorunların
bankalara yükünün birkaç yıl süreceğini ve sektörün büyük kayıpları olacağını vurguladı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

6 Mayıs

Hazine ihalesinde faiz yüzde 20'yi aştı

Son aylarda küresel piyasalar ve Türkiye ekonomisine ilişkin göstergelerde artan bozulma paralelinde yükselişe geçen iç borçlanma faizi, Hazine'nin bugünkü 20 ay vadeli tahvil ihalesinde yıllık bazda yüzde 20'yi aştı.

Hazine'nin 20 ay (616 gün) vadeli iskontolu devlet tahvili ihracına yönelik yaptığı ihaleye nominal 1 milyar 711.1 milyon YTL'lik teklif geldi. Gelen tekliflerde yıllık bileşik faiz oranı yüzde 19.49 ile yüzde 20.56 arasında, bunların ortalaması da yüzde 19.63 düzeyinde gerçekleşti. Hazine, gelen tekliflerin yüzde 20.88 yıllık basit faizle nominal 1 milyar 22.6 milyon YTL'lik bölümünü karşıladı. Hazine'nin ihalede piyasadan yaptığı net borçlanma 755.6 milyon YTL olurken, bu borçlanmanın yıllık bileşik faizi de yüzde 19.57 düzeyinde oluştu. İhalede oluşan faiz üzerinden, rekabetçi olmayan teklif (ROT) satışları kapsamında piyasa yapıcılarına 680.4 milyon, kamu kurumlarına da 100 milyon YTL'lik ihraç gerçekleştirildi. Böylece Hazine'nin bu ihaledeki toplam borçlanması 1 milyar 546 milyon YTL'ye ulaştı.

Hazine'nin bugün gerçekleştirdiği 4 yıl (bin 379 gün) vadeli tahvil TÜFE'ye endeksli tahvil ihalesine gelen teklif ise nominal 249.7 milyon YTL düzeyinde kaldı. En düşük yüzde 10.34, en yüksek yüzde 10.63 ve ortalama yüzde 10.45 ortalama "reel" faiz içeren bu tekliflerin nominal 135.8 milyon YTL'lik bölümünü karşılayan Hazine'nin net satışı 153 milyon YTL düzeyinde oluştu. Satılan tahvillerin yıllık basit reel faizi yüzde 10.18, bunun bileşiği de yüzde 10.44 düzeyinde oluştu. ROT satışları kapsamında piyasa yapıcılarına gerçekleştirilen 244.5 milyon YTL ile birlikte bu ihaledeki toplam borçlanma 397.5 milyon YTL oldu.

Hazine'nin bugün yaptığı iki ihaledeki toplam net borçlanması ise 1 milyar 943.5 milyon YTL düzeyinde oluştu.

Hazine, bu haftanın sonunda vadesi gelen eski borçları dolayısıyla tamamı Merkez Bankası'na olmak üzere 2 milyar 227 milyon YTL tutarında iç borç geri ödemesi gerçekleştirecek.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

7 Mayıs

Yoksulluk sınırı 1266 YTL

Türkiye Kamu-Sen, çalışan tek kişinin yoksulluk sınırının Nisan ayında bin 266 YTL 42 YKr'ye yükseldiği bildirdi.

Türkiye Kamu-Sen'den yapılan yazılı açıklamada, konfederasyonun Araştırma Geliştirme Merkezi'nce hazırlanan ve TÜİK'ten alınan Nisan ayı fiyatlarına göre yapılan ''asgari geçim endeksi'' araştırmasına göre, çalışan tek kişinin yoksulluk sınırının bin 266 YTL 42 YKr'ye yükseldiği, 4 kişilik bir ailenin asgari geçim haddinin ise 2 bin 537
YTL 94 YKr olarak belirlendiği kaydedildi.

Araştırmaya göre, 4 kişilik bir ailenin asgari geçim haddinin bir önceki aya oranla yüzde 1,36 oranında arttı. Çalışan tek kişinin açlık sınırının ise bir önceki aya göre yüzde 0,84 oranında artarak 961 YTL 92 YKr oldu. 4 kişilik bir ailenin ortalama gıda ve barınma harcamalarının toplamı da 2008 yılı Nisan ayında 993 YTL 75 YKr olarak hesaplandı.Açıklamada, Nisan ayında bir memurun ortalama maaşının yüzde 96,34'ünü yalnızca gıda ve barınma için harcamak, diğer ihtiyaçlarını ise maaşının yüzde 3,66'sı ile karşılamak zorunda kaldığı bildirildi.

AA

Borsa günü yükselişle kapadı

İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) işlem gören hisse senetleri, günlük bazda ortalama yüzde 0,88 değer kazandı.

İMKB Ulusal 100 Endeksi, ikinci seansta 253,09 puan artarak 43.272,46 puandan kapandı.

Hisse senetleri ikinci seansta ortalama yüzde 0,59 değer kazandı.İlk seanstaki 123,20 puanlık artış dikkate alındığında, Borsa endeksi günün tamamında 376,29 puan yükseldi.

Hisse senetlerinin günlük ortalama değer artışı yüzde 0,88 oldu.

 

 

 

 

 

 

8 Mayıs

Yüzde 4.5'lik büyüme çok iyi bir büyüme

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, ''Bu şartlar içinde yüzde 4.5'lik büyüme çok iyi bir büyümedir. Eğer AB ülkeleri bu 4.5 büyümeyi görseler, sevinçlerinden takla atarlardı ama olmaz'' dedi.

Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü tarafından düzenlenen 23. Türkiye Maliye Sempozyumu, ''Türk Vergi Sisteminin Küresel Bağlamda Değerlendirmesi'' başlığıyla Antalya'nın Serik ilçesine bağlı Belek beldesindeki Xanadu Resort Otel'de başladı. Sempozyumun açılış oturumunda konuşan Maliye Bakanı Unakıtan, sempozyumda Türk vergi sisteminin global bazda değerlendirilmesi konusunun seçilmesinin önemine işaret etti, küreselleşme olgusundan kaçılamayacağını söyledi.

Küreselleşmenin gerektirdiği kriterlerin iyi yakalanmasıyla ülkelerin olumlu yönde etkileneceğine değinen Unakıtan, ''Eğer küreselleşmenin getirdiği bir takım kriterlere sırtımızı dönüp de (Kendi bildiğimizi yaparız) dersek o zaman oradan öyle bir şamar yeriz ki bir daha zor ayağa kalkarız'' dedi.

Bakan Unakıtan, vergiyi tabana yaymanın gerekli olduğunu, üretime mani vergilerden ziyade, tüketimle ilgili vergiler almaya çalıştıklarını anlattı. Unakıtan, eskiden ''Vergi alma, borç al'' şeklinde bir politika yürütüldüğünü, bunun da yanlış olduğunu belirtirken, ''(Vergi alma borç al) denildiği zaman belki birilerinin hoşuna gidiyor, çünkü siyasiler için popülizm yapmak iyi bir şeydir. Onların hoşuna gider, siyasiler popülizmi severler ama ülke fevkalade zor günler yaşadı, krizler yaşadı'' dedi.

AR-GE KANUNU'NUN YARARLARI

Unakıtan, Türkiye'nin aldığı önlemlerle küresel ekonomiyle daha fazla entegre olmaya başladığını, bu sayede eskiden yılda 1 milyar dolar civarında olan yabancı sermayenin geçen sene 22 milyar dolara ulaştığını bildirdi.Bakan Unakıtan, Türkiye'nin rekabet gücünü ve cazibesini artırıcı önlemler alındığını belirterek, bu kapsamında Ar-Ge Kanunu'nun da çıkarıldığını kaydetti.

Unakıtan, kalkınmak isteyen ülkelerin Ar-Ge'ye kaynak ayırması gerektiğine işaret etti. Avrupa'da gayrisafi yurtiçi hasılanın yüzde 2'sinin Ar-Ge'ye ayrıldığını anlatan Unakıtan, Türkiye'de bu rakamın yüzde 0,7 seviyesinde olduğunu vurguladı.Ar-Ge'de çok büyük teşvikler sağladıklarını anlatan Unakıtan, ''Ar-Ge işiyle uğraşan adam vergi dairesinin adını bile bilmeyecek. Orada çalışanın sigortasının bir kısmını devlet ödeyecek. Velhasıl Türkiye bir Ar-Ge cenneti olacak. Bu Türkiye'ye çok büyük adım attıracak, çehresini değiştirecek'' dedi.

BÜTÇE AÇIĞI

Bakan Kemal Unakıtan, vergiyi tabana yaydıklarını ve kayıt dışıyı önlediklerini, vergi miktarının 60 milyar YTL'den 171 milyar YTL'ye ulaştığını bildirdi. Vergi gelirlerinde yaklaşık yüzde 300 artış sağlandığını belirten Unakıtan, bu artışın kurumlar vergisi, gelir vergisi, katma değer vergisi ve turizmde yapılan indirimlerle sağlandığını anlattı.

Buna rağmen toplanan vergi miktarının arttığına dikkati çeken Unakıtan, son 4 aylık sonuçların da hedeflerin üzerinde olduğuna işaret etti.Unakıtan, ''Bazı arkadaşlar yazıyorlar, (Vergiler düştü, şu oldu, bu oldu) diye. Değerli arkadaşlar bir kişiye siyaseten karşı çıkabilirsiniz, sevmeyebilirsiniz, siyasi yelpazenin başka tarafından olabilirsiniz, ama ekonomik hadiselere bakarken siyaset gözlüğünü çıkarmanız icap ediyor'' dedi. 2012'ye kadar Türkiye'nin hedeflerini açıkladıklarını belirten Unakıtan, eskiden bunların yapılamadığını, bir yıllık bütçelerin dahi tutturulamadığını dile getirdi.Bütçede hedefleri yakaladıklarını ifade eden Bakan Unakıtan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''(Geçen sene bütçe disiplini bozuldu, maliyede gevşeme oldu), bir sürü yazılar yazdılar. (Seçim yılı, taviz yılı)... Değerli arkadaşlar. Biz koskoca bir seçimi geçirdik, mali disiplinden taviz vermedik. Bütçe açığımız yıl başında -ki o zaman seçim bile konuşulmuyordu- TBMM'den ne geçtiyse bütçe açığı, ondan daha az bir açık verdik. O hedeften daha az bir açık verdik. Bu mu maliyede bozulma? Mali disiplini tuttuk diye, performanslarımız güzel diye Avrupa'da bana mükafat verdiler (Yılın maliye bakanı bu adam) dediler. Bizimkilere gidip bakıyoruz, ya kardeşim ya Avrupalılar anlamıyor bu işten, ya siz anlamıyorsunuz, iki şıktan birisi. Kardeşim, herhalde oradaki adamlar sizden daha iyi anlıyorlar. Ben onu size söyleyeyim. Onlar beni ne tanırlar, ne bilirler, ne akrabam, ne bilmem ne. O zaman buradaki yanlışınızı düzeltin. Her biri sanki maliye bakanı, yazıyor.''Unakıtan, son yıllarda küreselleşmenin de etkisiyle bazı hesaplamalarda değişiklik yapıldığını ifade etti.Küreselleşmenin getirdiği şartlara göre hareket etmek gerektiğini vurgulayan Unakıtan, yazılar, incelemeler ve teorilerin de yeni duruma göre değişmesi gerektiğini kaydetti.Kemal Unakıtan, faiz dışı fazlanın yüzde 3,5 olduğu açıklamalarının ardından bazı çevrelerden, ''Maliyede, mali disiplinde gevşeme'' diye tepkiler geldiğini de belirterek, şöyle konuştu:

"HESAP MI BİLMİYORSUN, DAYAK MI YEMEDİN?''

''Ya arkadaş, hesap mı bilmiyorsun, dayak mı yemedin? Türkiye'nin borcuna bir bak. Avrupa standartlarına, AB standartlarına göre kamu borcunun gayrisafi yurtiçi milli hasılaya oranı yüzde 39'a düşmüş. Bu senenin sonunda daha da düşecek. Fransa'da bu rakam yüzde 60'ın üzerinde. İtalya'da yüzde 100'ün üzerinde. Belçika'da çok daha fazla. Yunanistan'da yüzde 100'lere yakın. Türkiye'de yüzde 39. Yüzde 39'a inmişse çok güzel. (Bu inerse faiz dışı fazla da iner).Faiz dışı fazla, sihirli bir rakam değildir. Bir tane alacaksın, ömür boyu kullanacaksın, yok öyle bir şey... Türkiye'nin şartları yüzde 3,5 faiz dışı fazlayı gerektiriyor. Biz de onu alalım.''

Diğer ülkeler incelendiğinde, aşağı yukarı en yüksek faiz dışı fazlanın Türkiye'de olduğuna işaret eden Unakıtan, devamla şöyle dedi:''İngiltere'de eksi 1,3 , Fransa'da sıfır. Kalkınmıyor mu bunlar? Japonya'da eksi 2,4 , Yunanistan'da 2,6 , Portekiz'de 0,5 , Hindistan'da 0,6 , Güney Kore'de eksi 0,1 , Arjantin'de 3, bize benzeyen bir ülke olan Brezilya'da 3,2 , Meksika'da 2,3 , Polonya'da 0,2. Bu ülkelerde faiz dışı fazla bu kadar. Bizde de 3,5 olmuş, yer yerinden oynuyor. (Maliyede gevşeme var) diye.Ne gevşemesi arkadaşım, dünyaya bak, hesaplara bak, Türkiye'nin yeni durumuna bak, borç yapısına bak. Bak ama o çalışma ister, onda da çalışma yok. Takmış siyaset gözlüğünü (Nasıl ben çamur atayım)... Olmaz, bu çok çok yanlış. Ne maliye ilmine, ne ekonomi ilmine sığıyor, bu hiçbir şeye sığmıyor. Olsa olsa kara mizah siyasete sığıyor.''

''BİZDEKİ BÜYÜMEYİ GÖRSE TAKLA ATARLAR''

Dünyadaki ekonomik dalgalanmadan Türkiye'nin etkilenmemesinin mümkün olmadığını belirten Bakan Unakıtan, Türkiye'de bu yıl büyümenin yüksek olmayacağını, bugünkü şartlarda daha büyük büyüme oranı beklenmemesi gerektiğini daha önceki konuşmalarında söylediğini hatırlattı.Dünyadaki ülkelerinin büyüme tahminlerinin azaldığını hatırlatan Unakıtan, Türkiye'de büyümenin ise ancak yüzde 4,5 seviyesinde olacağını söyledi. Unakıtan, ''Bu ülkeler içinde, bu şartlar içinde yüzde 4,5 büyüme çok iyi bir büyümedir. Eğer AB ülkeleri bu 4,5 büyümeyi görseler, sevinçlerinden takla atarlardı ama olmaz. Bizim ekonomimiz, dinamik bir yapıya sahip'' diye konuştu.

''AKARYAKIT FİYATLARINDAKİ ARTIŞ ENFLASYONU AZDIRIYOR''

Kemal Unakıtan, dünyada gıda fiyatlarındaki artışın, akaryakıt fiyatlarının yükselmesiyle biyodizel ve biyoetanole yönelmeden kaynaklandığını anlattı.''Akaryakıt fiyatlarındaki artış enflasyonu azdırıyor'' diyen Bakan Unakıtan, Türkiye'de akaryakıttaki 1 dolarlık artışın ülkeye 530 milyon
dolara mal olduğunu ifade etti.

Türkiye'nin enerji ithal eden bir ülke olduğuna dikkati çeken Unakıtan, petrolün, doğal gazın ve enerjinin ithal edildiğini dile getirdi. Unakıtan, bu durumun enflasyona da yansıdığını, enflasyonun yüzde 4'lere düşmeyeceğini açıkladığında ise ''Maliye Bakanlığı başarısızlığı itiraf etti'' diye eleştirildiğini söyledi. Bakan Unakıtan, ''Ne başarısızlığı, dünyaya bak. Petrol çıkmış 100 dolara. Buna can mı dayanır?'' diye konuştu. Bakan Unakıtan, Türkiye'nin tüm komşu ülkelerinde petrol bulunduğunu, Türkiye'de de bulunması için çalışma yapıldığını vurguladı. Unakıtan, şöyle konuştu:

PETROL FİYATLARI

''Bizde petrol kuyusu yok. Adam su arıyor petrol çıkıyor. (Yine petrol çıktı) diyor. Bizde böyle bir şey yok. Enerji Bakanı'na dedim (İyi delin şunları.. Azerbaycan'da var, İran'da var, Irak'ta var, Suriye'de var, hatta Romanya'da bile var, çıkıyor görüyorum, bizde yok) dedim. Burada bir enayilik var. Hiç bir şey yapamazsanız sınırlara gidin, yamuk delin. Sınır, o tarafa doğru delin. Çünkü 200 dolara çıkabilir diye tahminler yapılıyor. Yani fevkalade rahatsız oluyorum. Enerji fiyatlarının artması Türkiye'yi menfi etkiliyor. Faturamız 40 milyar dolarlara yaklaşıyor.''

 

9 Mayıs

99 YTL'ye İsviçre'ye uçun!

Pegasus Havayollarından, İstanbul'dan Zürih'e karşılıklı seferler için 13-14 Mayıs tarihlerinde bilet alanlar, 15 Haziran'a kadar 99 YTL'ye uçma fırsatına kavuşacak.

Pegasus Havayollarından yapılan yazılı açıklamada, kampanya dahilinde, 13-14 Mayıs tarihlerinde İstanbul'dan Zürih'e karşılıklı seferler için bilet alanların, 99 YTL'ye uçma şansı elde edecekleri belirtildi.

15 Haziran'a kadar gerçekleşen uçuşlarda geçerli olan kampanyaya sadece satış kanalları hizmet bedelinin dahil olmadığı kaydedildi.

Petrol 125 doları aştı!

Uluslararası piyasalarda ABD ham petrolünün varil fiyatı 125 doları geçerek, yeni bir rekor kırdı.

ABD ham petrolünün varil fiyatı, Haziran ayı teslimi 125,12 dolara kadar çıktı. Londra Brent tipi ham petrolün varil fiyatı da 124,25 doları gördü.

Piyasa uzmanları, fonların ham petrol piyasasına aktığını, etkisini yitiren jeopolitik korkular ve yüksek kalorifer yakıtı fiyatlarının piyasaya destek verdiğini, ancak fiyat artışının çok hızlı olduğunu söylediler.

GÖZLER OPEC'E ÇEVRİLDİ

Bu arada petrol fiyatlarının soluksuz yükselişi, dikkatlerin bir kez daha fiyat artışının dizginlenmesi için 'daha fazla petrol üretimi yapılması' çağrılarını aylardır reddeden Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütüne (OPEC) çevrilmesine yol açtı.

OPEC'den bir yetkili, fiyatların yükselişini sürdürmesi halinde, OPEC'in Eylül ayında yapacağı toplantıdan önce üretimini artırmayı ele alabileceğini söyledi.

Yetkili, günlük 500 bin varilden fazla üretim artışının, fiyatlar üzerinde etkisi olabileceğine inandığını belirtti. OPEC Genel Sekreteri Adbullah El-Bedri'nin dün, dünya petrol piyasalarında arzın yeterli olduğunu, gerekirse daha fazla petrol pompalamaya hazır oldukları açıklamasına rağmen, petrol fiyatlarının yükseliş eğilimi devam ediyor

 



 

 

 

10 Mayıs

Paranın rotası ne olacak?

Uzmanlar önümüzdeki hafta, özellikle ham petrol fiyatının 125 doları geçmesinin emtia fiyatlarını yukarı taşırken, enflasyon üzerindeki baskısının piyasaları olumsuz etkilemeye devam edebileceğine işaret ederek, dış piyasalarda yaşanan gelişmelerin İMKB'deki etkisinin, olumlu gelişmelere yeterince katılmama, olumsuz olanlara ise sert tepki verme yönünde gerçekleştiğini belirtiyor.

Bu durumun İMKB'nin performansında etkili olmaya devam edeceğini savunan uzmanlar, Türk Telekom hisselerinin piyasada işlem görmeye başlaması ve hafta içerisinde sert düşüşler yaşayan İMKB'nin tepki çıkışı yapmasının da beklenebileceğini kaydediyor.Uzmanlar, 43.400 direnç seviyesini geçemeyen endekste satış baskısının devam etmesi durumunda 41.000, bunun kırılması halinde 39.400 desteklerinin bulunduğunu hatırlatarak, aşırı satış bölgesinde olduğu düşünülen İMKB'de tepki hareketlerinin yaşanması halinde öncelikle 43.400 direncinin kırılması gerektiğine, daha sonrasında 44.900'ün
hedeflenebileceğine işaret ediyor.

ÖZETLE PİYASALAR

Borsa, haftayı düşüşle tamamladı. İMKB Tahvil ve Bono Piyasası'ndaki oranlarda yükseliş yönünde bir seyir gözlendi. YTL karşısında, İngiliz Sterlini hariç tüm para birimleri değer kazandı. Altın fiyatları haftayı artışla tamamladı. Mevduat faizlerinin ortalamalarında herhangi bir değişim olmadı.

Hisse senetleri haftalık bazda ortalama yüzde 3,20 oranında değer yitirdi. 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı yüzde 4,02, Cumhuriyet altınının satış fiyatı da yüzde 3,40 arttı. Yatırım fonlarının seyrini izleyen A.A Fon Endeksi geçen hafta ortalama yüzde 0,10 yükseldi. Önceki hafta sonundaki oranlara göre, 1 aylık mevduat faizinin haftalık net getirisi yüzde 0,26, haftalık reponun net getirisi yüzde 0,27 olarak gerçekleşti.

BORSA ENDEKSLERİ

İMKB Ulusal-100 Endeksi, hafta boyunca 1.391,15 puan düşüşle 43.425,85 puandan 42.034,70 puana indi. Hisse senetlerindeki haftalık ortalama kayıp yüzde 3,20 olarak gerçekleşti.İMKB Ulusal-Mali Endeksi 2.677,93 puan düşüşle 60.695,06 puandan 58.017,13 puana ve İMKB Ulusal-Hizmetler Endeksi 1.388,52 puan düşüşle 29.934,41 puandan 28.545,89 puana gerilerken, İMKB Ulusal-Sanayi Endeksi 245,54 puan artışla 36.927,42 puandan 37.172,96 puana çıktı.Böylece, mali grup hisseleri ortalama yüzde 4,41, hizmetler grubu hisseleri ortalama yüzde 4,64 oranında değer yitirirken, sanayi grubu hisseleri ortalama yüzde 0,66 oranında değer kazandı.

KAZANANLAR VE KAYBEDENLER

Borsada geçen hafta işlem gören 331 hisse senedinden 79'u değer kazanırken, 228 hisse senedi değer yitirdi, 24 hisse senedinin değeri de değişmedi.Geçen hafta en yüksek oranlı artış, yüzde 43,08 ile Federal Mogul İzmit Piston hisselerinde gerçekleşti. Yüzde 39,66'lık artışla Componenta Döktaş hisseleri ikinci ve yüzde 28,88'lik artışla Silverline hisseleri üçüncü olarak sıralandı.

En yüksek oranlı düşüş ise yüzde 29,59 ile Kalkınma Bankası hisselerinde oldu. Info Trend Yatırım Ortaklığı hisseleri yüzde 21,05'lik kayıpla ikinci, yüzde 14,13'lük kayıpla Ditaş Doğan hisseleri üçüncü sırada yer aldı.

DÖVİZ


Geçen hafta YTL karşısında İngiliz Sterlini dışındaki tüm döviz türleri değer kazandı. İstanbul serbest döviz piyasasında alınıp satılan ABD Doları Yeni Türk Lirası karşısında bir önceki hafta sonuna göre yüzde 0,64, avro yüzde 0,77 artış gösterdi.Serbest piyasada önceki hafta sonuna göre ABD Doları'nın Yeni Türk Lirası satış fiyatı 0,0080 YTL artarak 1,2660 YTL'ye, avronun satış fiyatı 0,0150 YTL artarak 1,9520 YTL'ye çıktı.İngiliz Sterlinin satış fiyatı 0,0130 YTL düşerek 2,4700 YTL'ye gerilerken, İsviçre Frangının satış fiyatı 0,0220 YTL artarak 1,2120 YTL'ye çıktı.

Bugün öğle saatlerinde ise İstanbul serbest piyasada ABD Doları 1,2660 YTL'den, Avro 1,9560 YTL'den, İngiliz Sterlini 2,4900 YTL'den ve İsviçre Frangı da 1,2200 YTL'den satılıyor.

ALTIN

Kapalıçarşı'da alınıp satılan 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı haftalık bazda yüzde 4,02, Cumhuriyet altınının satış fiyatı da yüzde 3,40 arttı.Dünkü kapanış itibariyle külçe altının gram satış fiyatı 36,20 YTL'ye, Cumhuriyet altınının satış fiyatı da 243,00 YTL'ye yükseldi.İstanbul Altın Borsası'nda (İAB) 24 ayar altının gram fiyatı da yüzde 1,23 artarak 35,65 YTL oldu.

YATIRIM FONLARI


Yatırım fonlarına katılma belgeleri önceki hafta sonuna göre yüzde 0,10 oranında değer kazandı.Yatırım fonlarının fiyat seyrini izleyen A.A Bileşik Fon Endeksi geçen hafta boyunca 781 puan artarak 819.108 puandan 819.889 puana çıktı.Geçen haftanın en çok değer kazanan katılma belgeleri, yüzde 2,26'lık artışla TSKB A Tipi Hisse Fon, yüzde 1,75'lik artışla Global A Tipi Değişken Piri Reis Fon ve yüzde 1,21'lik artışla İş A Tipi Teknoloji Endeks Fon olarak sıralandılar.

Haftanın en çok değer yitiren katılma belgeleri ise yüzde 2,16'lık düşüşle Garanti Menkul A Tipi Portföy Yönetimi Hisse Fon, yüzde 2,13'lük düşüşle Garanti A Tip Özel Bankacılık Değişken Fon ve yüzde 2,06'lık düşüşle İş A Tipi Mali Endeks Fon oldular.

HAZİNE İHALELERİ

Hazine geçen hafta 6 Mayıs Salı günü, 20 ay (616 gün) vadeli YTL cinsinden iskontolu tahvil ile 4 yıl (1379 gün) vadeli, TÜFE'ye endeksli devlet tahvili ihaleleri düzenledi.Hazine'nin 20 ay (616 gün) vadeli YTL cinsinden iskontolu tahvil ihalesine 1 milyar 711,1 milyon YTL nominal teklif gelirken, net satış da 755,6 milyon YTL oldu. Basit faizin yüzde 20,88, bileşik faizin yüzde 19,57 olarak tespit edildiği ihalede satılan kağıtların geri ödemesi 13 Ocak 2010 olarak belirlendi.4 yıl vadeli TÜFE'ye endeksli tahvil ihalesinde dönemsel reel getiri yüzde 10,44 olarak belirlendi. İhaleye 249,7 milyon YTL teklif gelirken, net satış 153 milyon YTL olarak tespit edildi. Kağıtların geri ödeme tarihi 15 Şubat 2012 olarak gerçekleşti.

TAHVİL-BONO-FAİZ-REPO

İMKB Tahvil ve Bono Piyasası'nda oluşan ağırlıklı ortalamalar üzerinden yapılan hesaplamalara göre, çeşitli vadelerdeki kağıtların haftalık net
getirileri yüzde 0,26 ile yüzde 0,35 arasında gerçekleşti.Mevduat faizlerinin ortalamalarında herhangi bir değişiklik olmadı. Önde gelen ve değerlendirmeye alınan 10 kamu ve özel bankanın faiz oranlarının ortalamaları üzerinden yapılan hesaplamalara göre, bir önceki hafta sonu geçerli olan oranlar itibariyle 1 ay vadeli mevduat faizinin haftalık net getirisi yüzde 0,26 oldu.Önceki hafta sonunda İMKB Repo Ters Repo Pazarı'nda ortalama faizi yüzde 15,70 dolayında bulunan haftalık reponun net getirisi de yüzde 0,27 olarak gerçekleşti.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

11 Mayıs

"Türkiye'nin yüzde 74.1'i yoksul"

Haberi Dinle

Ankara Ticaret Odası'nın (ATO) yaptığı araştırmaya göre, Türkiye 52 milyon 278 bin 252 kişi yoksulluk sınırının altında, 10 milyon 871 bin 672 kişi ise açlık sınırının altında yaşıyor. Buna göre, Türkiye'nin yüzde 74.1'i, yoksul, yüzde 15.4'ünün ise açlık sınırının altında gelir elde ediyor.

ATO'nun Açlık ve Yoksulluk Araştırması'na göre, hane halkı özel tüketim harcamaları cari fiyatlarla 2006 yılında yüzde 14.9 ve 2007 yılında da yüzde 13.2 olmak üzere iki yılda toplam yüzde 30 arttı. Türk-İş'in 2007 yılı için aylık olarak hesapladığı açlık ve yoksulluk sınırının ortalaması dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre, açlık sınırının yıllık ortalaması 664.6 YTL, yoksulluk sınırı 2 bin 91,5 YTL olarak gerçekleşti. Araştırmada, 2007 yılında Türkiye'deki ortalama hane geliri ise aylık bin 602 YTL olarak tahmin edildi.

AİLELERİN YÜZDE 15' İ AÇLIK SINIRININ ALTINDA GELİRE SAHİP

Buna göre, gelirden en az pay alan birinci yüzde 5'lik dilimdeki ailelerin aylık ortalama geliri 251 YTL'de, ikinci yüzde 5'lik dilimdeki ailelerin geliri 450 YTL'de ve üçüncü dilimdekilerin ortalama geliri ise 571 YTL'de kaldı. Söz konusu ilk üç dilimin ortalama aylık geliri 664.6 YTL olan açlık sınırını geçemedi. Toplam 2 milyon 595 bin aile 2007 yılında açlık sınırının altında bir gelirle yaşamını sürdürmek zorunda kaldı. Bu ailelerdeki nüfus ise 10 milyon 872 bin kişi olarak tahmin edildi. Buna göre, Türkiye'deki ailelerin yüzde 15'i, nüfusun da yüzde 15.4'ü açlık sınırının altında gelire sahip olduğu görüldü.

52 MİLYON 278 BİN KİŞİNİN YOKSUL YAŞADIĞI TAHMİN EDİLİYOR

Araştırmaya göre, gelir dağılımı sıralamasında dördüncü yüzde 5'lik dilimdeki ailelerin 2007 yılı ortalama aylık geliri 667 YTL ile açlık sınırının çok az üzerine yer aldı. Nüfusun yüzde 4.9'unun yaşadığı bu dilimdeki aileler açlık sınırının altına düşme riskini en fazla taşıyan grup olarak öne çıktı. Beşinci dilimdeki ailelerin ortalama geliri 755 YTL, altıncı dilimdekilerin geliri 840 YTL, yedinci dilimdekilerin geliri 931 YTL, sekizinci dilimdekilerin geliri bin 23 YTL, dokuzuncu dilimdekilerin geliri bin 116 YTL, onuncu dilimdekilerin geliri bin 211 YTL olduğu görüldü. Onbirinci dilimdekilerin geliri bin 315 YTL, onikinci dilimdekilerin geliri bin 430 YTL, onüçüncü dilimdekilerin ortalama geliri bin 555 YTL, ondördüncü dilimdekilerin geliri bin 715 YTL ve onbeşinci dilimdekilerin geliri ise bin 876 YTL düzeyinde tahmin edildi.

Buna göre gelir dağılımında 1-15'inci yüzde 5'lik dilimlerde yer alan 12 milyon 973 bin aile 2 bin 91,5 YTL olarak belirlenen 2007 yılı ortalama açlık sınırının altında ortalama aylık gelir elde etti. Yoksulluk sınırının altında gelir elde eden ailelerde ise nüfusun yüzde 74.1'ini meydana getiren 52 milyon 278 bin kişinin yaşadığı tahmin ediliyor.

Araştırmanın sonuçlarına göre, Türkiye'deki ailelerin sadece yüzde 20'sinin aylık ortalama hane geliri 2 bin 91,5 YTL olan yoksulluk sınırının üzerine çıktı. Gelir dağılımında 16'ncı sıradaki yüzde 5'lik dilimin 2007 yılı aylık ortalama hane geliri 2 bin 94 YTL olarak hesaplandı. Nüfusun yüzde 5.3'ünü barındıran bu dilimdeki aileler de tüketici fiyatlarındaki artışlara ve gelirlerindeki reel azalışa bağlı olarak yoksulluk sınırının altına inme riski taşıyor.

TÜRKİYE'DEKİ AÇLIĞIN BOYUTU İSTATİSTİKLERLE GİZLENMEYECEK KADAR BÜYÜK

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Türkiye'de hem açlığın hem de yoksulluğun boyutlarının istatistiklerle gizlenemeyecek kadar büyük olduğuna dikkat çekti. 8 milyon aileye kömür dağıtılmasıyla, milyonlarca aileye gıda yardımı yapılmasıyla övünülen bir ülkede "539 bin kişinin açlık sınırında, 12 milyon kişinin de yoksulluk sınırında yaşadığı"na yönelik bir istatistiğin hiçbir inandırıcılığı bulunmadığını belirten Aygün, şöyle konuştu:

"Hesaplama sistemlerinde değişiklik yaparak kişi başına geliri 9 bin doların üzerine çıkarmak, ülkedeki aç ve yoksul insan sayısının azalmasına neden olmuyor. Son aylarda temel gıda maddelerinin fiyatlarında yaşanan artışların da Türkiye'deki açlık sorununu büyüteceği de ortada. Türkiye'de 52,3 milyon insan açlık ve yoksulluk sınırı altında yaşıyor. Bu bizim insan kaynağımız. Türkiye'yi gelişmiş ülkeler sınıfına sokacak da bu insan kaynağı, yerinde saydıracak olan da bu insan kaynağı. Beslenme gibi en temel ihtiyaçlarını karşılayamayan insandan bilimde, tıpta, sosyolojide, eğitimde, sanatta gibi alanlarda başarılı olmasını bekleyemeyiz. Türkiye'nin topyekun ilerleyebilmesi için önce gelir dağılımındaki adaletsizliğin düzeltilmesi ve insanların insanca yaşama kavuşturulması gerekir."

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

12 Mayıs

Türk Telekom halka arzından 1.9 milyar dolar gelir

Özelleştirme İdaresi Başkanı Metin Kilci Türk Telekom'un yüzde 15 hissesinin halka azından 1.9 milyar dolar gelir elde edildiğini bildirdi.

İşlemin dünyada en büyük 5. halka arz olduğunu kaydeden Kilci gelirin 1 milyar 150 milyon dolarının yurt dışı, 967 milyon doların yerli yatırımcıdan sağlandığını ifade etti.

Kilci, yabancılara hisse satışının yüzde 30'nun İngiltere, yüzde 15'nin Birleşik Arap Emirlikleri, yüzde 11'nin ABD, yüzde 10'nun İsviçre, yüzde 9'nun Lübnan, yüzde 6'şar hisselerin Suudi Arabistan ve Singapur'a gittiğini söyledi. Kilci. Türk Telekom hisselerinin İMKB'de 15 Mayıs'ta işlem görmeye başlayacağını ifade etti.

 

En çok kazandıran euro

Başlıca finansal yatırım araçları içinde Nisan ayında en yüksek getiri eurodan elde edildi.

Türkiye İstatistik Kurumu'nun açıkladığı verilere göre, Euro geçen ay cari olarak yüzde 6.2 değerlendi. Euro'nun, nominal getirisi ÜFE ile indirgendiğinde reel bazda yüzde 1.63, TÜFE'ye göre ise yüzde 4.45 kazandırdığı belirlendi. Getiri oranında Euro'yu dolar izledi. Nominal getirisi yüzde 4.7 olan dolar, ÜFE'ye göre yüzde 0.19, TÜFE'ye göre ise yüzde 2.97 reel getiri sağladı. Geçen ay yüzde 1.7 nominal getiri sağlayan Borsa reel bazda ise ÜFE'ye göre yüzde 2.68 zarara yol açarken, TÜFE'ye göre sadece yüzde 0.02 oranında bir reel getiri sağladı. Banka mevduatının aylık nominal getirisi yüzde 1.27 olurken, mevduat sahipleri reel bazda ÜFE'ye göre yüzde 3.09, TÜFE'ye göre yüzde 0.40 kayba uğradı. Külçe altında nominal bazda yüzde 1.9 zarar yaşanan Nisan ayında, reel bazda ise ÜFE'ye göre yüzde 6.12, TÜFE'ye göre yüzde 3.52 ile rekor düzeyde reel kayıp ortaya çıktı.

SON ÜÇ AYIN DA GALİBİ EURO

Euro, son üç ayda ÜFE ile indirgendiğinde yatırımcısına yüzde 7.17, TÜFE ile indirgendiğinde yüzde 13.96 oranında reel getiri sağladır. Aynı dönemde külçe altın, ÜFE'ye göre yüzde 4.37, TÜFE'ye göre yüzde 10.98 oranında reel getiri sağlayarak Euro'dan sonra yatırımcısına en çok reel getiri sağlayan yatırım aracı oldu.

Altı aylık değerlendirmeye göre ise külçe altının reel getirisi ÜFE ile indirgendiğinde yüzde 16.84, TÜFE ile indirgendiğinde yüzde 22.42 ile en yüksek düzeyde gerçekleşti. Aynı dönemde Borsa, ÜFE'ye göre yüzde 33.07 ve TÜFE'ye göre yüzde 29,87 ile yatırımcısına en çok kaybettiren yatırım aracı oldu.

YILLIK GETİRİDE KÜLÇE ALTIN

Yıllık olarak değerlendirildiğinde ise finansal yatırım araçları en fazla reel getiri oranına göre külçe altın, mevduat, Euro, dolar ve Borsa olarak sıralandı. ÜFE ile indirgendiğinde, külçe altın yüzde 12.52 ve mevduat yüzde 1.69 oranında reel getiri sağlarken, euro yüzde 2,58, dolar yüzde 16.46 ve Borsa yüzde 19.95 oranında zarara uğrattı. TÜFE ile indirgendiğinde ise külçe altın yüzde 17.55, mevduat yüzde 6.24 ve euro yüzde 1.77 oranında reel getiri sağladı; dolar yüzde 12,73 ve Borsa yüzde 16,38 oranında kaybettirdi.

13 Mayıs

FT:Rekor tutarlı Türk Telekom arzı piyasadaki iyileşmeyi yansıtıyor

Geçen Pazartesi günü gerçekleştirilen 1.9 milyar dolarlık Türk Telekom halka arzı, yurt dışında da yankılandı. Financial Times gatezetesi, halka arzda oluşan tutar için "rekor" ifadesini kullandı. Gazete, halka arzın "iyileşen piyasa hissiyatına vurgu yaptığı"nı da yazdı.

Ekonomi gazetesi Financial Times, David Oakley imzalı haberinde Türk Telekom hisselerinin halka arzda öngörülen fiyat aralığının üst sınırına yakın olan 4.6 YTL'den fiyatlandırıldığına dikkat çekerek, böylece satılan yüzde 15'lik payın karşılığının 1.9 milyar doları bulduğunu kaydetti.

ŞİRKETİN TÜMÜ 16.1 MİLYAR DOLAR

Halka arz için Türkiye, Batı Avrupa, Körfez ve ABD'den çok güçlü bir talep geldiğini belirten gazete, şirketin tümüne 16.1 milyar dolar değerinin biçildiğine işaret etti.

Gazeteye konuşan, halka arzı yürüten bankalardan Deutsche Welle üst düzey yetkililerinden Christopher Laing de "Fiyatlanma, piyasalardaki daha büyük istikrarı ve Türk varlıklarına ilgiyi yansıtıyor" dedi.

Buna karşın Financial Times "Ama halka arz, başka Türk hisselerine göre çok daha düşük fiyatlandırıldı, bu da piyasaların kredi krizi öncesi günlerden çok uzak olduğunu gösteriyor" diye yazdı.

AKP'NİN KAPATILMASI KORKUSU HİSSE VE LİRAYI BASKILADI

İngiliz gazetesi, halka arzın, İMKB endeksinin yılbaşından bu yana yüzde 24 düşmesi ve Türk lirasının dolara karşı zayıflamasının ardından gerçekleştiğine de dikkat çekti. Gazete "İktidardaki AKP'nin yargı tarafından yasaklanması korkuları, hisseler ve lira için baskı yarattı" görüşünü dile getirdi.

Buna karşın bankacıların "siyasi belirsizliğin" halka arzı etkilemediğini söylediklerini belirten gazete, iç talebin, arz edilen hisselerin 4.7, dış talebinin ise, 4.2 katı olduğuna dikkat çekti.

Financial Times, analistlerin Türk Telekom'un 72 milyonluk Türkiye piyasasındaki büyüme potansiyeline işaret ettiklerini belirterek arz edilen hisselerin Perşembe günü itibaren Borsa'da işlem göreceğini de yazdı.

 

 

 

 

 

 

 

14 Mayıs

Emlak vergisi ödemelerine dikkat!

Emlak vergilerinin bu yıla ait ilk taksitlerinin ay sonuna kadar ödenmesi gerekiyor. Çankaya, Yenimahalle, Keçiören, Mamak, Sincan, Altındağ ve Etimesgut belediyelerinde 31 Mayısta sona erecek emlak vergisi ödemeleri için vergi büroları ay boyunca hafta sonları da hizmet verecek. Pek çok belediye, internet üzerinden ve kredi kartıyla vergi ödeme imkanı da sunuyor.

Çankaya Belediyesi, ödeme işlemlerinin kolaylaştırılması için tahsilat bürolarını öğle saatlerinde de açık tutarken Kolej'de bulunan merkez
tahsilat şubesinin 08.00-17.00 arası olan çalışma saatleri 08.00-19.00 olarak değiştirildi. Çankaya'da tahsilat büroları hafta sonları da saat
15.00'e kadar çalışacak.

İNTERNETTEN 20 BİN MÜKELLEF

Geçen yıl mayıs ayında 20 bin mükellefin kullandığı internet üzerinden vergi ödeme sistemine bu yıl katılımın daha yüksek olması bekleniyor. ''http://www.cankaya.bel.tr/vergiler.asp'' adresinden sorgulanabilen vergi borçları kredi kartıyla ödenebiliyor.

Altındağ Belediyesi, merkez veznelerin yanı sıra Siteler Karacakaya No:98/8 adresindeki vergi tahsilat bürosu ve Dışkapı İrfan Baştuğ Cad.
No:2 adresindeki Altındağ Tapu Sicil Müdürlüğü binasındaki vergi tahsilat bürosunda da tahsilat yapıyor. Ayrıca, ''www.altindag.bel.tr''
internet adresinden ya da belediye binasındaki merkez veznelerde kredi kartı ile ödeme yapılabiliyor. Ankara dışında yaşayan Altındağlı
mükellefler, 226312 posta çeki hesap numarasına havale yaparak vergilerini ödeyebiliyor.

Yenimahalle Belediyesi, 24-25-31 Mayıs ve 1 Haziran tarihlerine rastlayan Cumartesi ve Pazar günleri de belediye binası ile Çayyolu,
Batıkent, Karşıyaka ve Gazi Mahallesi'ndeki semt tahsilat bürolarını açık tutacak.Mükellefler, vergi borçlarını 343 30 00 ile 344 00 77 numaralı
telefonlardan ya da www.yenimahalle.bel.tr internet adresine kayıt yaptırarak da ödeyebilecek. Vatandaşlar ayrıca, 211656 numaralı posta
çeki hesabına da ödeme yapabilecek.

KÜÇÜK HEDİYELER


Mamak Belediyesi, hizmet binasındaki Mali Hizmetler Müdürlüğü ve Mamak Kültür Merkezindeki vezneler, yoğunluk ihtimaline karşı Cumartesi-Pazar
günleri 09.00-16.00 saatleri arasında da çalışacak. Her yıl vergi dönemlerinde mükelleflere anahtarlık, ajanda, çam fidanı gibi hediyeler
dağıtan belediye, bu yıl porselen çay kupası verecek. İsteyenler vergilerini ''www.mamak.bel.tr'' internet adresinden şifre alarak, kredi
kartlarıyla da ödeyebilecek. Mamak'ta vergi tahsilatı, 31 Mayısın Cumartesi gününe gelmesi nedeniyle 2 Haziran Pazartesi günü de yapılacak.

Keçiören Belediyesi de Emlak Vergisi ve işyerleri için Çevre Temizlik Vergisi 1. taksit ödemeleriyle ilgili cezalı duruma düşmemeleri
konusunda vatandaşları uyarırken, alınan tedbirlerle vatandaşların çok kısa sürede işlemlerini yaparak belediyeden memnun bir şekilde
ayrılmalarını amaçlıyor. Mükellefler misafir gibi karşılanarak, çay, kahve ve pasta ikramında bulunuluyor.Tahsilat vezneleri, çalışan mükellefler dikkate alınarak hafta sonları da vergi tahsilatı yapıyor.

SMS YARDIMI

Sincan Belediyesi de hafta sonları ek mesai yaparken, bazı mahallelerde açılan ek tahsilat bürolarıyla da hizmet veriyor.Etimesgut belediyesi ise internetten vergi borcu hatırlatma ve SMS ile vergi borcu sorgulama hizmeti sunuyor. Buna göre, kullanıcılar, ''Emlak'' yazıp boşluk bırakarak ''sicil numarasını'' yazdıktan sonra 0533 384 72 20'ye kısa mesaj göndererek, vergi borçlarını öğrenebiliyor.Vatandaşların gecikme zammı ödememeleri için son ödeme tarihinden önce emlak vergisi ilk taksitlerini yatırmaları gerekiyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

15 Mayıs

Yurttaş dövize koşuyor

Küresel ekonomideki çalkantılar ve Türkiye ekonomisine ilişkin makro göstergelerdeki kötüleşme artarken, yurttaşlar güvenli yatırım aracı olarak gördükleri dövize giderek daha fazla yönelmeye başladı. Yurttaşlar kurlardaki yükselişe rağmen döviz alıp stoklarken, dövize talebin artması da kurları yükseltiyor.

Merkez Bankası verilerine göre yurt içi yerleşiklerin döviz mevduat hesaplarının tutarı 25 Nisan-2 Mayıs haftasında 1 milyar 392 milyon dolar artarak 99 milyar 339 milyon dolara ulaştı. Önceki hafta da 2 milyar 434 milyon dolar artan döviz hesaplarında iki haftalık artış 3 milyar 826 milyon dolara ulaştı.

ANKA'nın Merkez Bankası verilerinden yaptığı belirlemeye göre, yurt içi yerleşiklerin 2007 sonunda 96 milyar 369 milyon dolar olan döviz hesapları, izleyen aylarda azalarak 4 Nisan itibariyle 94 milyar 774 milyon dolara kadar inmişti. İzleyen dönemde yeniden artışa geçen hesaplar 25 Nisan'da 95 97 milyar 947 milyon ve 2 Mayıs'ta 99 milyar 339 milyon dolara kadar yükseldi. Söz konusu hesaplarda düşük seviyeye indiği 4 Nisan'a göre 4 milyar 565 milyon dolara ulaşırken, 2007 sonuna göre artış ise 2 milyar 970 milyon dolar olarak gerçekleşti.

2 Mayıs itibariyle yurt içi yerleşiklerin döviz hesaplarının 1 milyar 753 milyon dolarının bankalar arası, 97 milyar 586 milyon dolarının ise diğer yurt içi yerleşiklere ait mevduat olduğu belirlendi. 25 Nisan-2 Mayıs haftasında bankalar arası döviz mevduatı 351 milyon, diğer yurt içi döviz hesapları ise 1 milyar 42 milyon dolar arttı. Yılbaşından bu yana bankalar arası döviz mevduatının net 151 milyon, diğer yurt içi döviz mevduatının da 2 milyar 819 milyon dolar arttığı belirlendi.

TOPLAM DÖVİZ HESAPLARI 118.6 MİLYAR DOLAR OLDU

Yurt dışı yerleşiklerin Türk bankalarındaki döviz hesapları ise anılan haftada 233 milyon dolar azalarak 3 milyar 747 milyon dolara geriledi. Bu hesaplarda yılbaşından bu yana ise net 161 milyon dolarlık bir artış oldu.

Yurt dışında yaşayan yurttaşların Merkez Bankası nezdinde açtırdıkları kredi mektuplu döviz tevdiat hesapları ile süper döviz hesaplarının tutarı da anılan haftada 262 milyon dolar azalarak 16 milyar 415 milyon dolara geriledi. Söz konusu hesapların, 2007 sonundaki düzeyinin ise 601 milyon dolar üzerinde bulunduğu belirlendi.

Bu gelişmelerle toplam döviz hesapları anılan bir haftalık dönemde 897 milyon dolar artarak 119 milyar 501 milyon dolar oldu. Toplam döviz hesapları son haftadaki artışla 2007 sonundaki düzeyinin 3 milyar 732 milyon dolar üzerine çıktı.

 

 

 

 

 

 

 

16 Mayıs

Tüketici güven endeksi, nisan ayında yüzde 6,99 azaldı

Tüketici Güven Endeksi Nisan ayında, bir önceki aya göre yüzde 6,99 (0,55 puan) azalarak 76,24 oldu.

Güven endeksindeki azalış, tüketicilerin ''mevcut ve gelecek dönem satın alma güçlerine, gelecek dönem genel ekonomik duruma, gelecek dönem iş bulma olanaklarına ve mevcut dönemin dayanıklı tüketim malı satın almak için uygunluğuna dair değerlendirmelerinin kötüleşmesinden'' kaynaklandı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile Merkez Bankası tarafından her ay ortaklaşa düzenlenen ve tüketicilerin harcama, davranış ve
beklentilerinin değerlendirildiği, ''Tüketici Eğilim Anketi''nin 2008 Nisan ayı sonuçları açıklandı.

Endeksin alt kalemleri ve değişim oranlarına bakıldığında ise mevcut dönemde satın alma gücü endeksi, Mart ayına göre azalarak 74,47'den 70,38'e, gelecek dönem satın alma gücü endeksi de 79,36'dan 73,50'ye indi.Gelecek dönem genel ekonomik durum da 74,93'den 65,83'e, gelecek dönem iş bulma olanakları endeksi de 77,47'den 73,60'a, mevcut dönemin dayanıklı tüketim malı satın almak için uygunluğu endeksi de 103,58'den 97,88'e geriledi.

Endeksin 100'den büyük olması tüketici güveninde iyimser durum, 100'den küçük olması tüketici güveninde kötümser durum, 100 olması ise tüketici güveninde ne iyimser ne de kötümser durum olduğunu gösteriyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

17 Mayıs

Devlet vergiyi dört ilden topluyor

Topladığı vergilerle faiz ödemeleri başta olmak üzere bütçe harcamalarını finanse etmeye çalışan devlet, her 100 YTL'lik verginin 79 YTL'sini İstanbul başta olmak üzere ekonomik potansiyeli yüksek dört ilden elde ediyor.

Bu yılın Ocak-Nisan döneminde ülke genelinde 81 ildeki ekonomik ve ticari faaliyetlerden toplam 76 milyar 399.6 milyon YTL vergi tahakkuk ederken, bunun yüzde 69.6'sı oranında 53 milyar 157.8 milyon YTL'lik tahsilat gerçekleştirildi.

Dört ayda toplanan vergi gelirlerinin 22 milyar 776.2 milyon YTL ile yüzde 42.8'i tek başına İstanbul'dan elde edildi. Bu dönemde vergi gelirinin 7 milyar 567.7 milyon YTL ile yüzde 14.2'si Kocaeli, 6 milyar 76.4 milyon YTL ile yüzde 11.4'ü Ankara ve 5 milyar 596.6 milyon YTL ile yüzde 10.5'i de İzmir'den sağlandı. Dört ilden toplanan vergiler 42 milyar 16.9 milyon YTL'ye ulaştı. Dört ilin toplam vergi pastasındaki payı yüzde 79 düzeyinde gerçekleşti.

77 İL VERGİNİN YÜZDE 20.7'SİNİ KARŞILIYOR

Toplam vergi gelirinde 77 ilin payı ise yüzde 20.7'de kaldı. Söz konusu illerde dört ayda toplam 20 milyar 328.5 milyon YTL tutarında vergi tahakkuk ederken, 11 milyar 5.3 milyon YTL'lik tahsilat gerçekleştirildi.

İller bazında tahsil edilen vergi tutarında dört büyük ili 1 milyar 320.8 milyon YTL ile Bursa, 1 milyar 27.1 milyon YTL ile Mersin, 682.6 milyon YTL ile Antalya izledi. Tekirdağ 553.8 milyon, Hatay 495.4 milyon ve Adana 440 milyon YTL ile ilk dört ayda en çok vergi toplanan ilk on il arasında yer aldı.

Bu dönemde en az vergi geliri elde edilen iller ise 6.4 milyon YTL ile Bayburt, 6.8 milyonla Hakkari, 7.4 milyonla Ardahan, 8.1 milyonla Kilis, 9.2 milyonla Tunceli, 10.8 milyonla Gümüşhane, 11.4 milyonla Iğdır, 14.6 milyonla Bingöl, 15.2 milyonla Bitlis ve 17.5 milyon YTL ile Muş oldu.

Ocak-Nisan döneminde merkezden tahakkuk eden ve tahsil edilen vergi tutarı da 135.6 milyon YTL ile toplam pastada yüzde 0.3'lük bir pay aldı.

EN YÜKSEK TAHSİLAT ORANI KOCAELİ'DE

En çok vergi sağlayan dört büyük ilde vergi tahsilatının tahakkuka oranı yüzde 75.1 olurken, 77 ilin ortalamasında bu oran yüzde 54.1'de kaldı.

Ocak-Nisan döneminde 81 il içinde en yüksek tahsilat oranı Kocaeli'de gerçekleşti. Bu ilde dört aylık vergi tahsilatının tahakkuka oranı yüzde 86.92 düzeyinde gerçekleşti. Tahsilatın tahakkuka oranında Kocaeli'yi yüzde 77.47 ile İzmir, yüzde 75.25'le İstanbul, yüzde 71.51'le Tekirdağ, yüzde 70.88'le Mersin izledi. Vergi pastasındaki payı en düşük illerden Tunceli, tahsilatın tahakkuka oranında yüzde 68.46 ile 6'ncı sırada yer aldı. Daha sonra yüzde 66.77 ile Rize, yüzde 66.52 ile Hatay, yüzde 64.34'le Edirne, yüzde 63.99'la Kırklareli geldi.

En çok vergi toplanan üçüncü il olan Ankara ise tahsilatın tahakkuka oranında yüzde 62.41'le 12'nci sırada yer aldı.

Tahsilatın tahakkuka oranının illere göre yüzde 20'lere kadar düştüğü gözlendi. Oranı en düşük il ise yüzde 24.09'la Iğdır oldu. Söz konusu oran Şırnak'ta yüzde 28.91, Hakkari'de yüzde 30.87, Mardin'de yüzde 33.57, Sakarya'da yüzde 33.92, Yozgat'ta yüzde 34.6, Düzce'de yüzde 34.89, Adıyaman'da 39.13'le düşük düzeylerde kaldı. Gaziantep yüzde 40.17, Osmaniye'de yüzde 40.21'le tahsilat oranı düşük ilk on il arasında yer aldı.

 

 

18 Mayıs

6 aylık Bee Goddess, Amex'i koluna taktı, dünyaya açıldı

Sinan Özedincik

Bee Goddess takı markasını yaratan Ece Şirin, prestijin sembolü American Express kart ile bir ilki gerçekleştiriyor. Bu markadan mücevher alanın adresine Amex Card postalanıyor..

Bee Goddess, mitolojik kahramanları uyandırıp günümüze taşıyan, altın ve değerli taşlarla süsleyen bir takı markası... Mitolojik kahramanları bugüne kadar görülmemiş bir biçimde hayata geçirdiği koleksiyonu ile Bee Goddess markasını yaratan kişi ise Ece Şirin. Henüz altı aylık bir marka olan Bee Goddess ile Ece Şirin, dünyada bir "ilk"e imza attı. American Express, ilk defa böyle bir şey yapıyor. Hem de bir Türk markası ile... Buradan bir mücevher alıyorsunuz, adresinize Amex Card postalanıyor. "Dünyanın 12 yanından 12 farklı sembolü bir araya getirdim ve bugün için derleyip toplayıp, süsleyip, tekrar dünyaya armağan ediyorum. Yanında bir de Amex Card veriyorum." diyor Ece Şirin. Normal şartlarda şahsen başvurduğunuzda dünya çapında bir prestij simgesi olan American Express'i almak için bekliyor, hatta bazen red bile edilebiliyorsunuz. Ama Şirin, Bee Goddess müşterileri için bu süreci ortadan kaldırıyor, sizi Amex Card sahibi yapıyor. Ece Şirin markasıyla Donna Karan ve Paris Hilton'dan Ajda Pekkan'a, Nil Karaibrahimgil'den Defne Samyeli'ye kadar kendi alanında ünlü ve başarılı birçok müşteriye sahip... Les Ottomans, Beymen İstinye, Beymen Nişantaşı ve Beymen Akmerkez'de satılan Bee Goddess markasının Kanyon şubesi ise salı günü açılacak. Haziran ayından itibaren de Tokyo'da, Madonna ve Kate Moss'un mücevher tasarımcısı "Marijoli"nin beş ayrı mağazasında bu özgün tasarımlar satışa sunulacak.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

19 Mayıs

'Buğdayda prim kalkmamalı mercimekte kriz kapıda'

Buğdayda 70 kuruş ve prim desteğı isteyen TZD Başkanı Yetkin "Buğday ithalatına gerek kalmayacak ancak mercimeğe el atılmazsa fiyat ikiye katlanacak" dedi..

Haberi Dinle

Bu haberin ses dosyası henüz hazır değil.

İLİŞKİLİ HABERLER

'Buğdayda prim kalkmamalı mercimekte kriz kapıda'

Tohum yerine kömür tozu satılıyor

Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Genel Başkanı İbrahim Yetkin, "Türk çiftçisinin buğdayda 2008'de istediği fiyat, kilogram başına 70 kuruş, artı primdir'' dedi. Yetkin, Ankara'da yaptığı basın toplantısında, yeni sezonda buğday hasadının başlaması, artan mercimek fiyatları ve "sahte girdi sektörü'' ile ilgili açıklamalarda bulundu. Önemli hububat üretim merkezi Çukurova Bölgesi'nde hububat hasadının başladığını ifade eden Yetkin, bu yıl 18.5 milyon ton buğday üretiminin gerçekleşmesinin beklendiğini belirtti. Türkiye'nin yıllık buğday ihtiyacının yaklaşık 18 milyon ton olduğuna dikkati çeken Yetkin, bu durumda 2008'de buğday ithalatına gerek kalmayacağını kaydetti. Buğdaya verilen primlerin kaldırılacağı söylentilerinin olduğunu anlatan Yetkin, "Bunu düşünmek bile istemiyorum. Prim sistemi üretimi kayıt altına almak demektir. Kaldırılması çok yanlış olur'' diye konuştu. Türk çiftçisinin, yüksek girdi fiyatları nedeniyle çok zor şartlarda üretim yaptığını ifade eden Yetkin, şöyle konuştu: "Çiftçi artık tarlasına daha az tohum, daha az gübre, daha az ilaç atarak, sürdüğü alanı daraltarak, zor şartlarda üretim yapıyor. Türk çiftçisinin buğdayda 2008'de istediği fiyat, kilogram başına 70 kuruş, artı primdir. Geçen yıl bu rakam 47 kuruştu. TMO en az 60 kuruşla piyasaya girmeli.'' Mercimek fiyatlarında büyük artışlar yaşandığını ifade eden Yetkin, ocakta 1.6 YTL olan mercimeğin bugün ortalama 4 YTL'den satıldığını kaydetti. Güneydoğu'da kuraklık dolayısıyla rekolte kaybının yüzde 90'ın üzerinde olduğunu ifade eden Yetkin, "TMO, eldeki mercimeği alsın. Yetmezse ithal etsin. Böyle giderse mercimek fiyatı ağustosta iki katına çıkar'' dedi.

 

 

 

 

 

20 Mayıs

Dolar ve borsada neler oluyor?

SABAH İNTERNET

İMKB Ulusal 100 endeksi yüzde 2.83 veya 1,202.32 puan düşüşle günü 41,296.5 seviyesinde tamamladı.İşlem hacmi Cuma gününe göre hafif artışla 1.46 milyar YTL'ye yükseldi.

İstanbul serbest piyasada kapanış saatlerinde doların satış fiyatı 1,2400 YTL, avronun satış fiyatı 1,9400 YTL oldu. Piyasanın kapanışı itibarıyla Kapalıçarşı'da 1,2360 YTL'den alınan dolar 1,2400 YTL'den satılıyor. 1,9350 YTL'den alınan avronun satış fiyatı ise 1,9400 YTL düzeyinde bulunuyor.Serbest piyasada geçen Cuma günü kapanışta 1,2300 YTL olan dolar güne 1,2350 YTL'den, 1,9050 YTL olan avro 1,9160 YTL'den başlamıştı.

 

Petrol fiyatları 127 doların üstünde

Ham petrolün varil fiyatı 127 doların üstünde seyrediyor.ABD Petrolünün varil fiyatı 127,10 dolardan işlem görüyor.

ABD Dolarının düşük seyretmesinin yanı sıra, Çin'in, depremin önemli
kentlere enerji arzını sarsması ve yaz mevsiminde Olimpiyat Oyunlarından
önce şirketlerin stok yapmasının gelecek ay ithal dizel talebini hızla
yükseltmesi beklentisi de petrol fiyatlarını artırıyor.

AA

Türkiye, parası en çok değer yitiren ikinci ülke

Uluslararası Vergi ve Danışmanlık Şirketi KPMG, YTL'nin yılın ilk dört ayında yüzde 8 değer yitirdiğini, Türkiye'nin, Güney Afrika'dan sonra parası en çok değer yitiren ikinci ülke olduğu ifade edildi.

KPMG'nin Ankara Başkanı Arslan Kaya'nın hazırladığı "Türkiye Ekonomisi Görünümü ve Beklentileri" Raporu'nda küreselleşme nedeniyle ekonomik gelişmelerin saat farkıyla Türkiye'ye yansıyacağı belirtilirken, ABD'de yaşanacak her ekonomik ve siyasal olayın yeni gelişen Asya ülkelerini ve gelişmekte olan Türkiye'yi doğrudan etkileyeceği kaydedildi. Raporda, "Bu yüzden edilgen ve etkilenen bir ekonomiye sahip olunduğunu bilinerek, "Bize bir şey olmaz' yiğitliğinden kaçınılarak' ve "kendimizi nasıl egemen kılmalıyız' felsefesi geliştirilmesine odaklanılması gerekiyor" denildi.

BÜYÜMENİN YAVAŞLAMASI KRİZİN ETKİLERİNİ AĞIRLAŞTIRIR

Türkiye'nin 2008 yılında, 2007 yılına göre küresel dalgalanma dışında da bazı olumsuzluklar taşındığı ifade edilen raporda, 2008'de doğrudan yabancı sermaye akışı ve özelleştirme açısından ekonomik konjonktür nedeniyle başarılı olunamayacağı vurgulandı. Bu nedenle cari açığın finansmanın da sıkıntı olacağı uyarısında bulunulan raporda, cari açığın finanse edilmemesine bağlı olarak da ekonominin küçüleceği ve bütçe dengesinin tutma olasılığının zayıflayacağı vurgulandı. Raporda, özelleştirme gelirlerinin düşmesi, istikrarın ve güvenin zayıflaması ile büyümenin yavaşlaması muhtemel krizin etkilerini ağırlaştırılacak faktörler olarak sıralandı. Rapora göre, 2008 yılında gelişmekte olan ülkelere yönelik yabancı sermaye yatırımlarının hacminde önemli düşüş bekleniyor. Raporda Türkiye için sıralanan risklerden birini de özel sektör borçlarının çevrilmesi konusu oluşturdu. Özel sektörün yeni borçlanma yapamama, vadesi gelen borçlarını çevirememe risk olduğu belirtiliyor.

TÜRKİYE BORSASI YÜZDE 25 DEĞER YİTİRDİ

ABD'de borsanın krizden bu yana yüzde 12 değer yitirdiği, İngiltere'de de kaybın yüzde 12 olduğu belirtilen raporda, Türkiye'de ise Borsa'daki kaybın yüzde 25 düzeylerine ulaştığına işaret edildi.

Raporda, YTL'nin Ocak-Nisan döneminde yüzde 8 değer yitirdiğine işaret edilerek, Güney Afrika'dan sonra parası en çok değer yitiren ikinci ülkenin Türkiye olduğu vurgulandı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
 
  Bugün 16 ziyaretçi (23 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol